9. Büyükelçiler Konferansı’na katılan Büyükelçilerle öğle yemeğinde bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son dönemde DEAŞ ile mücadele konusunda, maalesef müttefiklerimizin ve koalisyon ortaklarının sınıfta kaldıklarını ifade etmek istiyorum. Güney sınırımız boyunca bir terör koridorunun veya terör örgütlerinin yuvalandığı kurtarılmış bölgelerin oluşmasına asla izin vermeyeceğiz. Millî güvenliğimizi ilgilendiren konularda masada ve sahada olmaya kesinlikle devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9. Büyükelçiler Konferansı’na katılan Büyükelçiler onuruna Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yemek verdi.
Türkiye’nin yurt dışında ve merkezde görevli büyükelçilerinin katılımlarıyla gerçekleşen yemekte yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, geleneksel hâle gelen ve hariciye teşkilatlarının yanında diğer kurum ve kuruluşlar için de geniş bir istişare zemini oluşturan Büyükelçiler Konferansı’nın hayırlara vesile olması dileğinde bulundu.
“2023 YILI BİR MİHENK TAŞIDIR”
Bu yıl konferans için belirlenen temayı son derece isabetli bulduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Binlerce yıllık devlet geleneğine sahip milletimiz için, Cumhuriyetimizin 100. Yıl dönümünü kutlayacağımız 2023 yılı bir mihenk taşıdır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 için büyük ve iddialı hedefler ortaya koyduklarını belirterek, bu hedefler doğrultusunda da emin adımlarla ilerlediklerini kaydetti.
2023’ün aynı zamanda Türkiye’yi 2053 ve 2071 vizyonuna taşıyacak bir sıçrama noktası olacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyadaki ve bölgemizdeki tüm sıkıntılara, tüm badirelere rağmen bu hedefleri ulaşılabilir görüyor, adeta bir ‘millî seferberlik ruhuyla’ gecemizi gündüzümüze katarak çalışıyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023’ün, 1523’te Reis-ül Küttablığın tesisiyle temelleri atılan Hariciye Teşkilatı’nın kuruluşunun da 500. sene-i devriyesi olduğunu ifade etti.
“HARİCİYEMİZE, ÖNEMLİ MESULİYETLER DÜŞÜYOR”
Türkiye’nin diplomatik kabiliyetine hayran kalan çevrelerin, bu köklü ve rafine birikimini örnek aldıklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı şekilde sizlerin de, bir nakkaş hassasiyeti isteyen; özünde bilgi, kabiliyet, fedakarlık ve özgüven gerektiren ve vazifenizi icra ederken, 5 asırlık Hariciye, 2 bin 200 yıllık da devlet geleneğimizin getirdiği o birikimle hareket edeceğine inanıyorum. Şüphesiz, Hariciyemize, ülkemizin 2023 hedeflerini gerçekleştirmesi, küresel ölçekte bir aktör olabilmesi noktasında gerçekten önemli mesuliyetler düşüyor” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin dış politika vizyonunu hayata geçiren TİKA, YTB, AFAD, Kızılay, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Anadolu Ajansı gibi kuruluşlarının da bu süreçte hayati roller üstlendiğini belirterek, “İnşallah önümüzdeki 6 yılı en güzel, en verimli şekilde değerlendirerek, el birliği içinde çalışarak hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum” dedi.
Geçen yıl gerçekleştirilen Büyükelçiler Konferansı vesilesiyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen yemekte yaptığı konuşmayı anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye aleyhine çalışan odaklar arasında FETÖ’ye ayrı bir yer verdiğini, bu şer şebekesinin, diğer terör örgütlerini geride bırakan bir ihanet çizgisine sahip olduğunu hatırlattı.
“15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ; EN SİNSİ VE EN BÜYÜK İHANETTİR”
15 Temmuz gecesi yaşananların kendilerini haklı çıkardığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz darbe girişimi, elbette tarihimizde devlete ve millete yapılmış ilk ihanet değildir. Fakat hedefleri, uygulayıcıları ve sonuçları itibariyle bu darbe girişimi en sinsi, en pervasız, en büyük ihanettir. Himmet, hizmet, diyalog ve eğitim diyerek devletimiz içinde örgütlenen, takiye yaparak kendini gizleyen, milletimizin malını, mülkünü, evlatlarını gasp eden bu çete, tarihimizin en alçak terör eylemini gerçekleştirmiştir. Her şey zıddıyla kaim… İhanet ne kadar büyükse, onun karşısında milletin kıyamı da bir o kadar azametli oldu.15 Temmuz gecesi kadını-erkeği, genci-yaşlısı, her görüşten, her hayat tarzından insanıyla tüm Türkiye adeta şaha kalktı. O gece milletimiz canı pahasına iradesine, hükûmetine, devletine sahip çıktı ve bu alçak darbe girişimini boşa çıkardı” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz’da 29’u Cumhurbaşkanlığı Külliyesi etrafında olmak üzere 248 vatan evladının darbeciler tarafından şehit edildiğinin altını çizdi.
“MİLLETİMİZ, CANINI HİÇE SAYARAK DEMOKRASİYİ SAVUNDU”
2 bin 193 vatandaşın yaralandığını ve gazi olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi iddianameler tamamlandıkça, ifadeler, itiraflar geldikçe hem ihanetin büyüklüğünü, hem de milletin ortaya koyduğu mücadeleyi daha iyi anlıyor, çok daha iyi görüyoruz. Ülkemiz böyle bir badireyi atlattığı için ne kadar şükretsek az… Dünyaya örnek olacak bir demokrasi destanı yazdığı için milletimizle ne kadar iftihar etsek de az… Ben, şahsen böyle aziz bir milletin evladı olduğum için, böyle güçlü bir devletin Cumhurbaşkanı olduğum için bununla şeref duyuyorum, Allah’ıma hamd ediyorum. Sizlerin de dünyanın dört bir tarafında devletimizi, Cumhurbaşkanını temsil eden Büyükelçiler olarak, başınız dik yürüdüğünüzü biliyorum. Bu vesileyle bir kez daha bağımsızlığımız, vatanımız, devletimiz için şehit olan tüm kahramanlara Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Gazilerimizi bir kez daha tazimle, minnetle, şükranla yâd ediyorum ve rabbimden kendilerine şifalar diliyorum. Burada şu hususun da altını çizmek istiyorum: 15 Temmuz, nasıl içerde hainler ile vatan âşıklarını ayırmış, ayrıştırmışsa; dışarıda da aynı görevi icra etti. Bu hadise dostlarımız ve müttefiklerimiz için de turnusol kâğıdı oldu. Bunu çok açık net gördük. Bakınız, o gece milletimiz canını hiçe sayarak demokrasiyi savunurken; on yıllardır bize insan hakları, özgürlük ve demokrasi dersi verenler zamana oynamış, bekle-gör politikası izlemişlerdir. Kara gün dostluğunu ilk anlardan itibaren ispat eden belli ülkeler dışında, dayanışma ve destek mesajları ancak darbe teşebbüsü başarısız olduktan sonra gelmeye başlamıştır” ifadelerini kullandı.
Aktüel İntermedya / GÜNDEM